2008 yılı biterken...

küçük faareee..3.yaşındasın ve bir yıl daha sona ermek üzere. nedense birşeyler yazmak istediğimde hep unutuyorum.vakit geçirmeden bebeklere verdiğin isimleri yazayım. banyokız,sendenbaşka,atlatankız,hadiişe,bidünyakız :) bunlar aklıma gelenler , başkaları da vardır mutlaka.
çadırda diyalog:
-babacım sen bana sarılarak yatmayı seviyo musun acaba?
-evet mink fareem
-o zaman neden beni bırakıp gidiyosun?
-eeemm..çay filan içiyorum odada pisleğim
-ama kapıyı neden kapatıyosun, korkuyorum ben burda
-ımmm eee duman gelmesin diye bebeğim

bu aralar öyle mızmız öyle mızmızsın kii herşeye ağlıyorsun.tmm çalışıyoruz ve seni gün boyu göremiyoruz.akşam durmaksızın bizimle oynamak istiyorsun. ama sanırım bizi görmediğin anların cezasını da kesiyorsun.

minik eylül , böcek eylül, aslan kuzu

ekim ayı da bitmek üzere . dolayısıyla bir senenin daha sonuna geliyoruz pisleğim.
ekim ayı senin ailemize katıldığın ay..bu seneki kutlamalarda ortalığı yıktın tarumar ettin.. baardın ağladın. bir huzurla yemek yedirmedin..kutlamam mı yaptık eziyet mi çektik pek anlamadık..:
aslen tam bir organisazyon düşünmemiştikbu seferkide kendi halinde geçsin diye.Ama sen kendi halinede izin vermedin.Ananeneverilmiş bir yemek sözüm vardı.Teyzemde olunca hep beraber bir yemek yiyelim sonrada pasta klasiğinebakarız demiştim ama olduramadık.Sende haklısın anne-baba var.Akşam olmuş işten gelmişler ama seninle oyun oynamıyorlar.Sen ne anlarsın yemek muhabbetinden.Bu seferkide böyle olsun.Ama sen hediyeleri aldın yinede.
Samet Amca: Bez Ayakkabı
Teyze-Sena:Defter süslü bir kalem ve kuzu kumbara(ama senin gibi kara değil beyaz)
Annane: Seri numarası A olan 10 ytl( yıllar sonra değerlenir diye poşetlemiş)
iç çamaşırı, 25 ytl daha
gürsel hayvanı: boya seti (çok orjinal aslında bu bana oldu galiba)
hülya ablan: çadır(geldiği günden beri içinde yatıyorsun)
3 senedir beraberiz annem inşalah uzun seneler Allahın izniyle ayrılmayalım.
çoktandır top 10 yapmıyoruz şu yaşgünü adına birşey çıkarmaya çalışalım
1. Çadırda uyumak.
2.zil kapıylaoynamak.
3.çizgi flim seyretmek(evde seyretmek yeni keşif)
4.yatakta uyanmaya çalışan anne-babanın üstünde zıplamak:(
5.sokaktan geçen kızların arkadaşlarının olduğunu söylemek(yaşıtlarını istiyorsun anlıyorum.bir kreş çalışmamız olacak yakında)

ağustos bitti

müthiş sıcaklar devam ediyor..yaz boyu tek damla yağmur yağmamıştı..ancak dün gece biraz yağdı.
bu aralar her gün ama hergün parklardayız. kayma , atlama, sallanma faaliyetleri hızla devam ediyor. geçen hafta ata bindirdim seni..hatırlamayacaksın muhtemelen :) yaz boyunca çadırla kamplar yaptık, beraber yüzdük..ne yazıkki hiçbirinde fotoğralamak nasip olmadı :( onları da hatırlamayacaksın sanırım..
yaz boyunca epey dondurma götürdün..bebekleri konuşturmaya başladın..sesini de inceltiyorsun üstüne üstlük..
fivri: sivrisinek
aklıma bunlar geldi şimdilik.daha sonra yazarım yine ..seni seven baba.

Ben bebek oldum :)

fotoğraf urfa balıklıgöl de çekildi. 20 haziran 2008


"Ben bebek oldum baba" deyip "kundak'a sarın beni diye tutturman sanırım meme olayıyla bağlantılı :)..kocaman oldun da memeden vazgeçmedin.."artık sen büyüdün bebekler emer memeyi" deyince biz, ordan yola çıkıp, rahatça meme emebilmek için "baba ben bebek oldum" olayını buldun :) yalnız şu "mıyk mıyk" seslerini nerden icat ettin onu anlamadım :))

haziran notları

Bu aralar popüler hareketler / işler :
-aynısı diiiiiill, olmaaaaaz
-25 kere üstüste neden?? neden?? neden??
-mikimania
-yıkanmaktan nefret etme
-işe gitmeyinn :((
-kaptan iki kişi :) oranji bi de...:)
-günaaayddın ..muck
-baba/anne kitap okuyalım..
-kelimeler: edi-hadi, patates-patase,
kaşartmak devam hala,
-bu ay içinde tüm ulaşım araçlarına bindin.
kara taşıtları, tren ve uçak...
gemiye binmemişsin hay allah :)

23 nisan çocuk bayramı

Eylülüm, pisleğim,böceğim ...:) Uzun zamandır bizi strese sokan el parmağı ameliyatı meselesini de Allah'a şükür atlattık..önce iyi bir doktor bulmaya çalıştık. Onunla konuştuktan sonra 16 nisanda ameliyat olmana karar verildi..16 nisan sabahı saat 7 de Kocaeli üniversitesi hastanesine geldik. Tabi yaşadığımız stresi-endişeyi anlatmaya gerek yok..Sabah hastanede hemen narkoz odasına gittik..Annen teyzen dışarıda bekledi çünkü 1 kişi alıyorlardı içeriye.Bir güzel konuştuk seninle..Eline daha evvel bir kaç kez röntgen çektirdiğimizden dolayı yine ameliyat işini de öyle anlattım :"Elimize fotoğraf çektireceğiz pisleğiim.." sonra narkoz yapıldı. Aradan 10 dakkika geçtikten sonra hareketlerin yavaşlamaya gözlerin kapanmaya başlamıştı..Biraz sonra asistanlardan biri gelip seni kucağımdan aldı ve ayrıldık..Koridorda gözden uzaklaşırken ardından baktım..Asistanı ben sanıp gülümsüyordun bir melek gibi .Sonra gözden kayboldun ve ameliyat başladı. Biz de hep beraber aşağıda beklemeye başladık..yaklaşık 1 saat sonra anons geldi .Hemen ameliyathaneye çıktım. Annenle teyzen de senin odana çıktı. Narkozdan uyandığın için çok fena baarığıyodun. Hemşirler elime verdiler seni. Bir yandan debelenmene mani olmaya çalışıyor, bir yandan da elindeki sargıyı sökmene engel olmaya uğraşıyordum..Terlemeye başladım, tutmakta zorlanıyordum çünkü vargücünle ağlayıp tekmeliyordun..Yanakların kırmızı renge döndü ama öyle böyle değil tam kırmızı..Daha sonra yukarıya odana çıkardım seni. 4-5 saati buldu sakinleşmen..Ağlamalar iç geçirmeye dönüştü ve akşamüstü tamamen normale döndün. o gece hastanede kaldık..Çabucak sabah oldu.Dr. herşey normal dedi ve hastaneden çıktık. Hep beraber gezdikten, alışveriş yaptıktan sonra evimize geldik..O akşam sapanca'dan aldığım çınar ağacını da belediyenin bahçesine diktim..1 hafta sonra bandajı değiştirmeye gittik herşey yolundaydı..
Bu arada ilk 23 nisan çocuk bayramını da görmüş oldun :) E işte lunaparklar çocuklar, oyuncaklar..bir sürü çocuk..Ayrıntılar annenden gelicek :)

anne yazıyor

Minibüs maceralarımız devam ediyor. ilk arabanın şöforüne "kaptan" demekle başladın işe. Eee bu çok ta garip değildi. Baban da bazen böyle hitap eder. Ücreti ödemeye de hep hevesli olduğun için, sana parayı verip " kaptan "demeni seytermek zevkli iken sen eve dönüşlerde "mezarlıkta" ineceğimizi söylemeye başladın. Zaten her ineni- bineni kontrol etmen, herkesle bir diyalog içine girme çaban alışılmıştı bizim için. Arabanın içinde ışıklar, vidalar yol üzerindeki bakkal, cami gibi belirginliklerin sayılımı, dökümü ayrı bir konuşma konusu seninle tabiyki. Ama bombayı patlatman çok sürmedi. Geçen eve dönerken "kaptan bir oranja" deyip parayı uzatmaya çalışırken bir yandan seni tutmaya çalışan baban ve olaya bakan ben ilk anda kavrayamadık. Ben birden atladım "ne dedi duydun mu Hayati". "Bir öğrenci parası uzatyor seninki".Çok hoştu şimdi moda bu derken sen bir adım daha ileri gittin. Bu sefer yalnızdık minibüste, şöfor senle konuşuyor. Ben parayı ödedim.Sen bir çaba kendi çantanda para arıyorsun . Sen verecekmişsin. Neyse çantandan 5 krş çıktı uzattın. Şoför bunu az para olduğunu kendine belki bir sakız alabileceğini söyleyerek geri iade etti. Sen kafanı şoförün koltuğuna uzatarak bakınca. Adam da yeniledi lafını "O 5 KRŞ "dedi. Eeee sen ne dedin. Üstüne bastırarak "5 ytl" dedin. Eee ben sana ne diyim, sen de haklısın . 29 aylıksın daha YTL öğrenmiş ama kuruşları fark edemeyebilirsin sen de haklısın...

Eylül ve ağacı

16 ocakta başlayan kar yağışı 36 saatten fazla sürdü.yaklaşık 50 cm kar vardı yerde..uzun zamandır bu kadar kar yağmamıştı..Bir gece eve dönerken senin için belediyenin önüne diktiğim ağacını da ziyaret ettik :) üşümüştü epeyce...

Karlarda yuvarlandık :)

kardan adam yaptık , karlarda yuvarlandık..vee seni eve götürmek çok zor oldu tabiki..

Uzun zamandır beklenen kar nihayet yağdı :)

36 saattir kar yağıyor ..kar kalınlığı 50 cm i buldu.Bugün bahçede büyük bir kardan adam yaptık hep beraber ..Ancak tipi olduğundan eve dönmek zorunda kaldık..Bu arada mahallenin yaramazları kardan adamı mahvetmişler :( Onun yerine balkon camının kenarına senin gibi minik bir kardanadam yaptım :)
bir türlü olmayan kelimeler ise şöyle:
abara=araba
babaanne=manane
çıkart=kaşart
ekmek= eme
evet=ebet
patates=patases
tatlı mama=tatama
eylül=oynül
şimdi hatırlamadığım birkaç kelime daha var , onları da sonra yazarım artık..Bu arada "ali" memeyi senin için tutmaya devam ediyor, bütün oyuncak bebek ve ayılarla beraber uyumaya da devam..:) bi de yatağında onlar yüzünden yatacak yer kalmayınca "yer yok" diye söyleniyon..
şubat 11de ilk olarak tuvalete çiş yaptın ..ama bu ara nazlanıyon yine :) nedense bezlerin üzerindeki inek-kedi-sümük(salyangoz) resimleri nedeniyle olsa gerek "bez" istiyon.."inekli bez istiyom" diyon :)

annem nihayet sana burdan yazıyorum

annesinin kuzusu, çenen bir açıldı bir açıldı sorma. O kadar güzelki seni dinlemek. Eee bazen " susmayacak galiba" diyende oluyor ama biz babanla memnunuz. Geçen gün anneannenden geliyoruz. "İstiyom" "istiyom" diye saydırıp duruyorsun. Parkın içindeki malum trenin yanından geçerken her sefer ki gibi. "tinene anne " "istiyom anne" neyse tufanı kısadan atlattık. Yani atlattık sandım. "Anne ayı istiyom " ay bir bakarım ki parmağın gökyüzünü gösteriyor. Neyse klasik anne yalanı "çok balık yersen, boyun uzar ayı alabilrisin annem" falan filan geçiştirdik. O gece bi kaç tur "yiyecem, uzuycam ayı alacam "bestelerini dinledik. Geçen gece babanın kucağında eve dönüyoruz. Mızıracak gibisin baban dikkatin dağılsın diye "eylül bak ay" dedi. Sen de : " Balık yiyecem uzanacaaam, ayı alıcaaam ...Ayda oyuncaklar var"dedin..:) Yaşına göre oldukça iyibir hayal gücü, hoşuma gitti. Bu ay ile olan maceralarının başı gibime geliyor.